159 Yazılım

[akıllı]

Merhaba arkadaşlar. Malumunuz geçenlerde @wolkanku ve bugün @Adza araçlarına dr.ecu'da yazılım yaptırdılar. Güle güle hatta kahkahalarla binsinler inşallah. Sanırım bende yaptıracağım. Foruma baktım konu ile ilgili topicler mevcut ama ben biraz pimpirikli bir tip olduğumdan farklı sorular soracağım. fikirlerinizi ve önerilerinizi bekliyorum.

1- dpf dolmaya yakın veya dolduğunda (temizliğe başlamadan) bizim 159 önden uyarı veriyor mu ekranda?
2- ben fiziksel olarak dpf ve egr iptali istemiyorum. İptalsiz yazılım sorun olur mu? sorun olma ihtimali varsa nedir?
3- egr arıza ışığı yakmasın diye yazılımsal iptal ettirsem sıkıntı olur mu?
4- ben bu topa gireyim mi? bu noktada @Doğa Tosun un "yazlımsızken 158" benzetmesi aklıma geliyor, gaza geliyorum @Sercan Keklik in "önce uçtu, kaçtı belli km sonra patladı" diye özetlenebilecek paragrafı aklıma geliyor, bekliyorum.
5- "yaptır dene olmadı orjinale geri dönersin" cilerden misiniz?

Saygı ve sevgilerimle teşekkür ederim 

[wolkanku]

1) dolduğunda arkadan bembeyaz dumanlar eşliğinde gösterge tablosunda uyarı ile ilerliyor.

2-3)egr yazılımsal iptal edilebiliyor ancak tamamen kapatıyor mu ona emin değilim.
Dpf iptali yazılımla değil fiziksel yapılmalı, dpf iptali yapılmayacaksa yazılım yaptırmanın da bir manası yok.
Şöyle diyeyim dpf yi söktürüp bir tur atın, belki yazılım bile yaptırmazsınız, dpf resmen aracı arkadan çekiyor.

5) yaptırdıktan sonra asla orjinalini geri istemezsiniz

[akıllı]

1) dolduğunda arkadan bembeyaz dumanlar eşliğinde gösterge tablosunda uyarı ile ilerliyor.

2-3)egr yazılımsal iptal edilebiliyor ancak tamamen kapatıyor mu ona emin değilim.
Dpf iptali yazılımla değil fiziksel yapılmalı, dpf iptali yapılmayacaksa yazılım yaptırmanın da bir manası yok.
Şöyle diyeyim dpf yi söktürüp bir tur atın, belki yazılım bile yaptırmazsınız, dpf resmen aracı arkadan çekiyor.

5) yaptırdıktan sonra asla orjinalini geri istemezsiniz

Siyasete gir yeminle sana oy verecem. 

[wolkanku]

Siyasete gir yeminle sana oy verecem. 

Ben dürüstlükten yanayım yalanım olmaz, siyasette ise dürüstlük yok:)

[akıllı]

Ben dürüstlükten yanayım yalanım olmaz, siyasette ise dürüstlük yok:)

Est yanlış anlama sakın. Yalan vs alakası yok.  Dürüstlüğünle baki kal inşallah. Cevaplar o kadar iyiydi ki, kesin evet-hayır yok, ama mesajlar net.

Neyse konuyu dağıtmadan devamını bekleyeyim

Bu arada dpf yi biliyorum. Yazılımlık işi yok. Oradaki kastım yerinde kalsın anlamındaydı.

[gokturk01]

ben ilk başta egr üstten ve alttan kör tapa ile mekanik kapatırdım daha sonra turbonun bitiminden itibaren komple egzoz sitemini söktürdüm ilk başta katalüzörü içini boşaltırdım daha sonra dpf'yi hiç kesip biçmeden içini kırdırdım hatta bizzat bende bir kaç darbe vurup kırdım araçta son susturucu yok şu an hiç susturucu yok ve ses olarak çok tok ve güzel bir ses var yazılımsız sadece iptallerle bile sanki daha önce 159 arkadan biri tutuyormuşda bırakmış gibi oldu hatta ben böyle yazılımsız gezeyim dedim  ama egr beyinden silinmediğinden araç ara ara jenarasyona giriyordu 5dk felan beyaz duman atıyordu 1 hafta böyle gezdim ve yazılım yaptırdım duman olayı sadece dip gaz yani pedaldaki kick down basınca hafiften atıyor yazılımsız 159 hamballık derim.

[Doğa Tosun]

Volkan Abi'nin söylediklerine tamamiyle katılıyorum abi

[salimulas]

   Bugün 0 km 159 alma imkanım olsa koşarak gider, yazılım yaptırırım, 150-200bin km keyifle kullanırım, sonrasında oluşabilecek sorunları sineye çekerim. Ancak araç 150bin civarı yada üzerinde ise risk almaya gerek yok! Oluşabilecek problemleri ve ortaya çıkaracağı faturayı düşünmek lazım.
   
    Japon markalarından bir tanesi, babalar günü twitter paylaşımında 1.3  luk aracının görselini paylaşıp, üzerine "Babalar Yarışmaz, Yol Verir" yazmışlardı. Yazılım aklınıza geldiğinde bu sloganı düşünün derim.

[master]

1 - Evet
2 - Olmaz
3 - Gerek yok
4 - Girin. Yazılımsız 159 buzsuz rakıya benzer.
5 - Mantık doğru.

Volkan'ın "DPF iptali yapılmayacaksa yazılımın manası yok" yorumuna ise kesinlikle katılmıyorum.

Oldukça düzgün yazılımlı bir 159 kullandım eskiden yaklaşık 60.000 km boyunca. DPF ve EGR yerli yerinde duruyordu. Sakin kullanımda %15-20 arası daha az tüketim, performanslı kullanımda ise gece/gündüz farkı mevcuttu.

Sırf DPF iptal ettirmedim diye bence bu yazılımı yaptırmış olmam manasız değil.

Artı olarak bir de şunu ekleyeyim, bir gün DPF+EGR iptalli bir 159 ile denediğimizde araçlar birebir yanyana gitmişti. Tek fark diğer araç 18" jantlı, benimki 17" jantlı idi. DPF iptali 18" jantlı ve chipli 159'u 17" jantlı ile aynı götürecek kadar farkettiriyor özetle.

Birçok yazılımda da DPF iptalinden sonra kara tren gibi gezdiğinizi de eklemek isterim. Duman atmayan var, ancak koku + duman'la gezen sayısı daha fazla.

[OğuzCanAlantor]

Çok araba yükledik bu zamana kadar tek söylüyceğim düzgün ellerde yaptır geç abi

Soruların cevabını vermişler 

[akıllı]

@master ve @OğuzCanAlantor teşekkür ederim. İyi oldu cevaplar.
Hala bıdı bıdılanma aşamasındayım.

[alperuzi]

@master'ın aracında daha sonra DPF iptal edildi ama, uyarı vermeye başlamıştı ve rejenerasyon da pek işe yaramıyordu

[master]

Araç bende iken herhangi bir DPF problemi yaşamadım, ki benden çıktığında kmsinin yarısından çoğunu remap ile geçirmiş bir araçtı. Yanlış hatırlamıyor isem 108.000 km'de iken satmıştım. İlerleyen kilometrelerde DPF tıkanması olmuş olabilir. Remapsiz araçlarda da DPF tıkanması oluyor. Dolayısıyla bunun remap ile ilgili olduğunu söylemek de ne kadar doğru olur o kısmından pek emin olmamak lazım.

DPF tıkandığında rejenerasyon ile olmuyorsa DPF temizleme işlemi ile de tamamen temizlenebiliyor.

Birden fazla defa benden sonra iki defa el değiştiren bir eski aracım ile ilgili yorum yaptığınızı görüyorum. Ki bu yorumlar yıllara yayılıyor. Ben bu aracı 2014 senesinde satmışım. Üstünden 3 sene geçmiş. Lastikler ile ilgili de yorum yapmıştınız. Ben bu aracı Kemal'e sattım. Kemal kullandı, ardından siz satın aldınız. Siz kullandınız ve ardından yorumlar yapmaya başladınız.

Benim 108.000 km'ye kadar problemsiz kullanıp, Kemal'in güvendiği ustasına gösterip, ustanın okeyi verdikten sonra satın aldığı araçla ilgili "master'ın aracı" ile ilgili konuşulabilecek kısım o aşamada bitmiştir diye düşünüyorum. Artık o "master'ın aracı" değil. Çünkü benim bir aracı nasıl kullandığım, hangi servise, ve ne kadar titizlikle götürdüğüm, hangi parçaları taktığım, bakımını yaparken nasıl kalitede parçaları kullandığımın takibi noter satışı ile birlikte biter. O araç artık "master'ın aracı" değildir. Gerçi Kemal özelinde konuşuyorum, Kemal aracı aldıktan sonra bana istediği zaman geri satabilir, çünkü kendim araca nasıl bakıyorsam Kemal'in de nasıl baktığını bilirim. Kemal'e de bu yüzden her daim güvenirim, kendisinden gözüm kapalı araba alırım/satarım.

Şu anda araç sizin midir yoksa hala bana mı aittir? Benim sorumluluğum aracı bir sonraki sahibine yalansız, hilesiz, temiz şekilde teslim etmektir. Ve bugüne kadar Alfa Romeo olsun olmasın, sattığım bütün araçlarda, en ince noktasına kadar da dürüst bir şekilde artısıyla eksisiyle anlattım. Sattığım bütün araçlar, her zaman söylediğim kondisyonda oldu. Benden satın alan kişilerin de soruları olduğu zaman her daim görüştük, cevapladım. Bana "ya sen beni kazıklamışsın, araba kötü" diyen de olmadı. Çünkü zaten üç beş kuruş masraftan kaçayım diye arkamdan laf söyletecek yapıda birisi değilim.

Şunu anlamanızı isterim: Sattıktan sonra, BENDEN SATIN ALAN SAHİBİNDE İKEN, benim söylediklerime ters bir durum olursa, mağduriyetini gidermek için elimden geleni yaparım. Ama bunu tecrübeye dayanarak söylemiyorum, çünkü bugüne kadar sattığım hiçbir aracın ardından kötü laf duymadım.

Ancak, isterseniz bana sıfır kilometre bir araç verin, ben onu 3.000 km'de debriyajını, frenlerini, balatalarını bitirip, süspansiyonunu haşat edip, bütün elektronik sistemleri ağlar, 40.000 TL masraf olacak hale de getirebilirim, aynı aracı 300.000 km'ye kadar rutin bakımlar ve arada çıkan kronik problemler ve belli ömrü olup da dolan parçaları değiştirmek dışında masraf etmeden de kullanabilirim. Kullanıcı meselesi yani. Ben bir aracı nasıl kullanacağımı bilmiyorsam, suç 2-3 önceki sahibinde değil, bendedir.

Benim ikinci el aldığım çoğu aracın 3.,4.,5. sahibi falan oldum, hiçbirisinde de 2-3 önceki sahibindeki süreçle ilgili yorum yapma ihtiyacı hissetmedim. Çünkü o adam satmış, üstüne başkası kullanmış, üstüne ben kullanmışım. Size bir sır vereyim: Kullanılan ve kilometre yapan arabanın bileşenleri eskir. Masraf gerekir, bakım gerekir. Binlerce, onbinlerce km önceki haliyle sonraki hali aynı olmaz. Lastikleri de biter, debriyajı da biter, elektronik aksam ömürleri de dolar. Ben bunun bilincinde birisi olarak, aldığım her araca gerekli masraf neyse -ve hatta gerekmeyen masraflar neyse- her daim yaptım. Bütün araçların da bakım fişlerini sakladım. Sattığım araçların sahiplerine teslim ettim. Başkasının 3.000 TL masraf yapıp "tamam oldu bu araba" diyeceği arabaya sırf içime sinsin, kafam rahat etsin diye 2. el bir araba parası kadar bakım parası verdiğim birden fazla aracım oldu.

Yani, ben bir aracı nasıl kullandığımı ve benden sonraki sahibine nasıl teslim ettiğimi biliyorum.

Bu yüzden rica ederim "master'ın aracı" ile ilgili yorum yapmak yerine kendi aracınız ile ilgili yorum yapın.

[alperuzi]

Tamam da işte eski aracınız hakkında yorum yapıyorsunuz, ama bilgi eksik kalıyor. "Ben şu kadar km kullandım sorunsuz ama sonra bunlar oldu" derseniz arkadaşları daha doğru bilgilendirmiş olursunuz. Ben de kasap gibi kullanmıyorum sonuçta, 3. yılına girdi araç benimle.